Devlet Bütçesinden Demokrasiye İman Eden Siyasi Partilere Yardım

Âlemlerin Rabbi olan şanı yüce Allah’a hamd, ölçü ve örnek Rasul Muhammed Mustafa’ya, Ehli Beytine, Güzide Ashabına ve tüm Müslümanlara salat ve selam olsun.

Alnı secde izli canım kardeşlerim

“Dert Söyletir..” misali Bekir amcanız yine durdu duramadı sizin için uzun bir makale kaleme aldı.

Rica etsem bunu da “sabırla, sonuna kadar” okur musunuz? Vallahi “istifade edeceğiniz” çok çok faydalı şeyler var elhamdülillah.

Her yılsonu yaklaşırken bir sonraki yılın “Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu”, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na sunulur.

Bu kanunda, tüm “Demokrasiye, Laikliğe ve Cumhuriyete “İman ve itaat edeceğini, vefa ve sadakat göstereceğini”  TBMM’ deki yemin töreninde “taahhüt eden” tüm Siyasi partilere Hazine’den belli bir ödenek ayrılır. Buna “Siyasi Partilere Hazine Yardımı” denilir.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Asla değiştirilemez, değiştirilmesi TEKLİF DAHİ edilemez” ibareli 2. MADDESİ şöyledir:

“Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, ATATÜRK MİLLİYETÇİLİĞİNE (Kemalizme) bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, DEMOKRATİK, LAİK ve Sosyal bir hukuk Devletidir..”

Yani Türkiye’ deki Devlet binasının ana temeli LAİKLİK AKİDESİDİR, “Din ile Devlet” kesinlikle birbirinden ayrıdır, İslam ASLA ve KAT’A hiçbir Devlet kurumuna müdahil olamaz, oldurulmaz.

Özellikle de kurucu iradenin ırkçı asabiyeti olan ATATÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ yani “Kemalist Türk Milliyetçiliği” Devletin ANA OMURGASIDIR, ona asla el sürülemez. Ona el sürenlerin; “Eli değil, Kolu” taa omuzundan koparılır.

Bu nedenle TBMM’de 600 kişinin yüzünü çevirdiği duvara şu ibare asılmış ve adeta denilmiştir ki;

Arkadaşım, bu çatı altında “HAKİMİYET KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR..” işine geliyorsa otur, gelmiyorsa “Durma haydi ikile..”

Yürürlükteki kanun ve mevzuatlara göre tüm Siyasi partilerin, siyasi faaliyetlerini sürdürebilmek için “Bağış, aidat, gayrimenkul gelirleri ve parti etkinliklerinden elde edilen gelirleri” kullanma hakkına sahiptir.

Bu gelirler yetersiz kaldığı ya da kalacağı için devlet, 1965 yılından beri “Siyasi Partiler Kanunu” nda yaptığı düzenleme ile Hazine tarafından “Siyasi Partilere Hazine Yardımı” yapılmasına karar verdi.

Siyasi partiler kanuna göre; en son TBMM’ ne vekil gönderme genel seçimlerine katılmış ve “Ülke Genel Barajını” aşmış her partiye, toplamda her yıl “O yılki genel bütçe gelirlerinin 5 binde ikisi oranında” ödeme yapılır.

Partilere yapılacak “Hazine yardımının” miktarı ise “En son genel seçimde aldıkları oy oranına” göre belirlenir.

“Ülke barajının altında” kalmasına rağmen “yüzde 3’ten fazla oy alan” siyasi partilere de “en düşük yardımı alan parti” ile orantılı olarak bir destek verilir.

İşin bir de “Yağlı, kaymaklı, ballı..” bir yönü daha var ki O da; “Erken seçim olması halinde partiler, bu miktarların 3 katını..” alabiliyorlar.

İşte 2021 yılında Siyasi partilere yapılan ödeme:

AK Parti: 209.304.000,- TL = 27.217.685,- ABD Doları

CHP: 111.369.000,- TL = 14.482.314,- ABD Doları

“HDP: 57.549.995,- TL = 7.483.745,- ABD Doları”

MHP: 54.588.000,- TL = 7.098.570,- ABD Doları

iYi Parti: 48.979.000,- TL = 6.369.180,- ABD Doları

Toplam = 62.651.494,- ABD Doları.. Yani 481.789.995,- TL.. Ne para be..

2022 yılında Siyasi partilere ödenene bakalım:

AK Parti: 280.279.000,- Lira

CHP: 149.134.000,- Lira

“HDP: 77.650.000,- Lira”

MHP: 73.990.000,- Lira

İYİ Parti: 65.588.000,- Lira

Peki, 2023’de bu partilere ödenen miktar ne idi?

AK Parti: 1.961.300.000,- Lira

CHP: 1.439.000.000 ,- Lira

“HDP: 539.500.000,- Lira”

MHP: 511.500.000,- Lira

İYİ Parti: 459.200.000,- Lira oldu.

Bu gün itibariyle devam etmekte olan “2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununa” göre sizce, bu Siyasi partilere Hazine’den NE KADAR ÖDENEK ayrılacak ya da ayrılabilir?

Şu an bütçe görüşme ve müzakereleri TBMMde devam ediyor. Sanırım 2024 de de “Kendileri için yine çok çok cömert” davranacaklar.

Çünkü % 100’ ü geçen bir ENFLASYON var, “hayat şartlar çok çok ağır” ve her şey onlar için de “çok çok pahalı..” (!)

Her ne kadar Enflasyon % 100’ü geçmiş olsa da biz biraz “insaflı davranalım” ve kendilerine “% 100 ZAM YAPACAKLARINI” var sayarak TAHMİNİ tablomuzu tekrar oluşturalım. Buna göre:

2024’de tahmini ödenecek yardım miktarı:

AK Parti: 3.922.600.000,- Lira

CHP: 2.878.000.000 ,- Lira

“HDP/DEM Parti: 1.079.000.000,- Lira”

MHP: 1.023.000.000,- Lira

İYİ Parti: 918.400.000,- Lira olabilir.

Aralık 2023 sonu gelmeden “2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu” HÜDA PAR, Yeniden Refah, AKP, MHP’ lilerin oyları ile meclisten geçince “Gerçek rakamları” hep birlikte göreceğiz inşaAllah..

Burada şöyle bir soru aklınıza gelmiş olabilir: Bizim “ihtiyar delikanlı” Bekir amca “HDP/DEM Parti.. yi, 4 seferdir NİÇİN böyle tırnak içinde gösterdi?”

Canım kardeşlerim, güzel insanlar ve özellikle de genç Davetçiler

Şunu asla ve kat’a unutmayın: Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına göre tüm Demokratik Partiler bu Devletin HAS EVLATLARIDIR..

Bir kuş bile, kursağında getirdiği mamayı yuvasındaki “4 yavruya dağıtırken” aralarında ayırım yapıyor mu? “Bu öz, bu övey evlat, Bu pis bu has evladım..” diyor mu? Onlara “İki yüzlü münafıkça” davranıyor mu?

Siyasi partilere hazineden PARA YARDIMI konusunda da Türkiye Cumhuriyeti Devleti gerçekten DOBURA DOBUR davranıyor, elini cebine atıyor, “veriyor da veriyor..” Kimse bu konuda devlete “İki yüzlü” diyemez.

Yani HÜDA PAR, Yeniden Refah, AKP, MHP gibi HDP/DEM Par’ da Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ nin ” HAS ve ÖZ” evladıdır.

“Ama Bekir amca sen de mutlaka defalarca şahit olmuşsundur, nice DEVLET ADAMLARI defalarca “HDP için” aşağıdaki sözleri söylemedi mi?

“Hacettepe Üniversitesi’nde okuduğunu söyleyen bir bayan öğrencinin sorusu üzerine Erdoğan dedi ki: HDP, PKK’nın siyasi kanadıdır..” dedi (AA: 28 Mart 2019)

Devlet Bahçeli: “HDP bir terör sorunudur, bölücülük yuvasıdır, fitne tezgâhıdır, Demokratik güvenliğimize doğrulmuş melun bir silahtır. Bu kervan böyle gitmemelidir. Adalet ve hukuk devreye girmeli, HDP’nin kapısına açılmamak üzere kilit vurulmalıdır.” dedi (AA: 12.12.2020)

“İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “HDP demek PKK demektir” dedi.(AA: 15 Şubat 2021)

“İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Haber Global TV’de ‘Jülide Ateş ile 40’ programında ‘Partisinin HDP’yi PKK’nın bir uzantısı olarak gördüğünü’ ifade etti.” (AA: 24.04.2020)

Canım kardeşim, güzel insan EVET, nice DEVLET ADAMLARI defalarca bu hatta bundan daha fazla sözler söyle..

Yoksa sen de bunlara inandın mı? Daha 6 ay olmadı, şu haberi hatırla..

“Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, MİLLETVEKİLİ GENEL SEÇİMİNE KATILMAYAN HDP’ ye Hazine’den ödenen yardıma ‘Tedbiren Bloke Konulmasını’ talep etmişti.

Anayasa Mahkemesi (AYM), HDP’nin hesaplarına bloke konulması talebine ilişkin BİR KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA hükmetti..” (AA: 19 Haziran 2023).

Yani GÜLE GÜLE HARCASINLAR dedi..

Onlarca yıldır bu topraklarda yaşayan ve HAYATA ÇOK ÇOK SATHİ yani YÜZEYSEL BİR ZAVİYEDEN BAKAN Türkiye  halkı; bu ülkede Başbakan ya da Cumhurbaşkanını DEVLET zannediyor..

Evet “kağıt üzerinde” ya da “Anayasaya göre” Cumhurbaşkanı; Devlet Başkanıdır, Devlettir, Başkomutandır..

Peki, yürürlükteki “Hakiki uygulamalarda” da bu iş yine böyle midir? Ben bunun böyle olmadığını görüyor ve düşünüyorum.

Bir aile içinde nasıl ki “Babam ne derse O..” ön kabulü vardır ya, Türkiye’ de de “Devlet ne derse O..” ön kabulü, teslimiyeti ve icraatları vardır.

Buna binaen de halk arasında bir “Devlet Baba” deyimi yaygındır. “Devlet, Ebed, Müddet..” diye de bir şey söz konusudur.

Yine halk; “Allah hükümete zeval vermesin” demez, “ALLAH DEVLETE ZEVAL VERMESİN..” der.

Çünkü fiiliyatta da hep “Devlet bir Hancı, Hükümetler ise birer yolcudur..”

Bütün bunların ışığı altında Türkiye’deki DEVLET VAKIASINA kuşbakışı bir bakışla baktığımızda TÜM ÇIPLAKLIĞI İLE görülen şeyler şunlardır:

A: Hakiki iktidar: “DEVLET AKLI ve DEVLET İRADESİ” diye tanımladığımız ama herkesin görüp hissedemediği bir iradedir.

B: Geçici iktidar: Başbakandır, Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu üyeleri, Meclis ve Anayasa Mahkemesidir.

C: Cumhuriyet kurulduğundan bu güne kimin Başbakan, Bakan ya da Cumhurbaşkanı olacağına hep Hakiki İktidar karar vermiştir.

D: Hakiki iktidarın onaylamadığı yani İCAZET VERMEDİĞİ herhangi bir şahıs, Milletvekili olamaz, Parti kuramaz, seçimlere katılamaz.. İstenilirse anında Yüksek Seçim Kurulu marifetiyle önü kesilir.

E: İstenmeyen bir kişi, ister bakan olsun, ister Başbakan olsun, hatta Cumhurbaşkanı olsun, Hakiki İktidar tarafından azledilir.

F: İstenmeyen Demokratik bir siyasi partiyi, Hakiki iktidar şayet ister ise herhangi bir gerekçe bulup ve hemen kapatır.

Hakiki İktidarca“yaşamasında” fayda görülen Demokratik bir siyasi partiye ise hem izin verilir hem de yaşaması için cebine Yüz milyonlarca Türk Lirası para konulur.

Tıpkı 2023 bütçesinde 539.500.000,- TL para verilen ve yukarıda okuduğunuz, PKK ile bağlantısı olduğu dile getirilen HDP örneğinde olduğu gibi..

G: Halkın Müslüman olması hasebiyle tüm Demokratik siyasi partilerin, İslam’la makyaj yapmalarına, İslam maskeli balolara katılmalarına göz yumulur, hatta zaman zaman teşvikte edilir. Son 30 yılda olduğu gibi..

H: Değiştirilemez hatta değiştirilmesi TEKLİF BİLE EDİLEMEZ Demokratik, Laik, Kapitalist, Türk Milliyetçisi Kemalist ANA KURALLARA ve Hakiki iktidara SADIK KALACAĞINA dair söz veren her kişi, kuruluş ve oluşumların Siyasi Parti kurmalarına izin verilebilir..

Bu okuyup idrak ettiklerinizden sonra sakın ha “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” demeyin.. Çünkü “Evcilik oyunu” gibi “Demokrasi oyunu” da işte böyle bir şey..

Demek ki neymiş; adayı belirleyen Hakiki İktidar..

Parti kurulmasına izin veren Hakiki İktidar..

O siyasi partiye para yardımı yapan Hakiki İktidar..

Demek ki neymiş, “Demokrasi sahte bir hikaye ve koskoca devasa bir yalan imiş..”

Peki, HALK İRADESİ nerede? Hani kıran kırana seçim olacaktı? Hani herkes kendi vekilini kendisi seçecekti? Bu, “Ne menem bir tiyatro oyunu” değil mi?

İşin özü güzel insanlar, Hakiki İktidar halka diyor ki: “Benim seçtiğim ve bana sadakat taahhüdünde bulunanlardan birisini seç ve sesini kes..”

İSLAM, ASLA VE KAT’A DEVLETSİZ OLMAZ..

BİR DEVLET DE ASLA VE KAT’A İSLAM’SIZ OLMAZ.

Şeyh Ata bin Halil Ebu Raşta demişti ki;

“Bu gün İslam Ümmetinin içinde bulunduğu büyük meseleler, şiddetli patlama yapacak hak bir söz söylemeyi, ya da hak bir fiil yapmayı gerektirir. Umulur ki bu hak söz ya da bu fiil, bir uyanışı başlatır veya bir haini yerin dibine batırır, ya da bir gafilin aklını başına getirir.”

Ben de Bekir amcanız olarak diyorum ki;

Umulur ki burada “Siyasi partilere hazineden yardım..” vesilesiyle kaleme aldığım bu yazı;

100 yıldır bize BALLANDIRA BALLANDIRA anlattıkları, davet ettikleri, İSLAM MASKELİ HAİNLER eliyle hâkim kıldıkları, cebren ve hile ile tatbik ettikleri Demokrasinin, Laikliğin, Kapitalizmin, aslında TÜRKİYE HALKI ve tüm insanlık için bir “ZULÜM ÜRETME” fikri ve makinası olduğunu artık “idrak etmelerine” vesile olur.

Ve yine Umulur ki bir gün gelir;

En başta Türkiye halkı ve tüm Dünya Müslümanları; bu Demokrasi, Laik, Kapitalizm, Kemalizm ve Cumhuriyet’ ten tamamen vaz geçip “İslam’ın toplumu yönetme nizamı olan Hilafet’e” tekrar döner, İSLAMİ BİR DEVLET kurmak için yola revan olurlar inşaAllah..

“Ey Rabbim, bu makalemi okuyan, anlayan, benimseyen ve paylaşan tüm Müslümanlara, son nefeslerine kadar şahit, son nefeslerinde de o müjdelenen İSLAMİ DEVLET’TE şehit olmayı nasip eyle..”

Sevgi, saygı ve muhabbetlerimle kardeşlerim..

Bekir Yetginbal – 21 Aralık 2023

Tags:

This entry was posted on Ekim 21st, 2023 and is filed under Fikri Metinler, Makalelerim, Tüm Makaleler, Türkiye Gündemi. You can follow any responses to this entry through the RSS 2.0 feed. You can leave a response or Trackback from your own site.