Archive for the Category Sahabe Hayatı

 
 

Rasulullah’ın Mekke’de İslam Devleti Kurma Hedefi Yoktu Öyle mi?

Rasulullah’ın Mekke’de İslam Devleti Kurma Hedefi Yoktu Öyle mi?

RASULULLAH (sas)’IN MEKKE’DE İSLAM DEVLETİ KURMAK GİBİ BİR HEDEFİ YOKTU DİYENLERE CEVAP

Bizleri yoktan var eden Rabbimiz Allah-u Teala’ya sonsuz hamdu senalar olsun. Salat ve selam olsun ölçümüz, örneğimiz, efendimiz Muhammed Mustafa’ya..


Den ganzen Beitrag lesen…

Kerbela: Nice Civanmertler Allah’ın Dinini Kanlarıyla Açıkladılar

Nice Civanmertler Allah’ın Dinini Kanlarıyla Açıkladılar (Tarih Şer’i Delil Değildir)

Yazan Mehmet Ali Kedicioğlu 

Evet, nice civanmertler ile Allah(cc), Dinini kullarına açıklamaya devam etmiştir.

Hilafet kaldırıldıktan iki nesil geçmesine, tüm imkânlar ile O’nun üstünün örtülmeye çalışılmasına rağmen, Hilafeti Ümmet’e açıklamaya ve ikame etmeye çalışanların bulunması da bunun delili değil midir?


Den ganzen Beitrag lesen…

Sırf Allah İçin Kardeşlik İşte Böyle Olmalı

Sırf Allah İçin Kardeşlik İşte Böyle Olmalı

Yazan Ebu Mervan el Halili

Allah’ın adı ile. Hamd yalnızca Allah’a aittir. Salat ve selam, kendisinden sonra peygamber gelmeyecek olan Muhammed’e olsun.

Değerli Kardeşim, günümüzde korkmamız gereken en önemli hususlardan bir tanesi; Kardeşliği ile huzur bulacağımız, sıkıntı anında kendisine sığınacağımız bir kardeşin olmamasıdır.

Nitekim günümüzde Allah(cc)’nin rahmet ettikleri müstesna sadık olan kardeş sayısı ne kadar da azdır.
Den ganzen Beitrag lesen…

Kardeşinin Ayıbını Örtmek ve Onu Haramlardan Sakındırmak

Kardeşinin Ayıbını Örtmek ve Onu Haramlardan Sakındırmak

Resulullah (sav) efendimiz buyurdular ki:
"Kim arkadaşının ayıbını örterse, Allah da kıyamet günü onun ayıbını örter. Kim de Müslüman kardeşinin ayıbını açığa vurursa, Allah da onun ayıbını açığa vurur. Hatta evinin içinde bile olsa, onu ayıbıyla rezil rüsva eder.” (İbn-i Mâce, Hudûd, 5)
Den ganzen Beitrag lesen…

Ticarette Hile Yapmayacağız

Ticarette Hile Yapmayacağız

Sahabeden Cerir bin Abdullah(ra) bir at satın almak istemişti.

Beğendiği bir at için satıcı beş yüz dirhem fiyat teklif etti.

Cerir (ra) bu ata altı yüz dirhem verebileceğini, hatta sekiz yüz dirheme kadar fiyatı yükseltebileceğini ifade etti. Çünkü atın gerçek değeri daha yüksek olup, satıcı bunun farkında değildi.

Kendisine: “-Atı, beş yüz dirheme satın alman mümkün iken, niçin sekiz yüz dirheme kadar fiyatı yükselttin?” diye soruldu.

Cerîr (ra) şu muhteşem cevabı verdi:“-Biz alışverişte hile yapmayacağımız hususunda Allah’ın Resülü’ne söz verdik.”  (İbn-i Hazm, el-Muhallâ, Mısır 1389, IX, s.454 vd.)

Gelelim günümüze ve içinde yaşamakta olduğumuz şu topluma bir bakalım;

Cerir bin Abdullah(ra)’ın bu mükemmel duyarlılığını, kul hakkını gözetmedeki bu adaletini acaba kaç Müslüman gözetiyor? Bu günlerde böylesi şahsiyete sahip Müslümanları adeta mumla arar olduk.

Çünkü içinde yaşamakta olduğumuz toplum, kapitalist bir toplumdur. Sosyal ve siyasi hayatlarına hakim olan nizam, kapitalizm nizamıdır. Bu nizam; dini ve dinin sosyal ilişkiler için emrettiği hükümleri, tamamen sosyal hayattan ayırma esası, yani laiklik üzerine kuruludur.

Kapitalizm ve kapitalistler, dini inkar etmezler ama hayata karışmasını da kesinlikle istemezler.

Ameli konulardaki kapitalizmin tek bir ölçüsü vardır o da “Menfaatçılık”tır. Her şey menfaat için yapılır, menfaat varsa evet derler, menfaat yoksa seni tanımazlar bile.

Kapitalist bir insan, bir toplum yada bir devlet, kendi menfaatı için her türlü haksızlığı yapar ve bunu da gayet doğal hatta kendisinin en tabii hakkı sayar. Karşısındaki kişi, toplum ya da halklar, onun umurunda bile değildir.

Resulullah(sas) efendimiz dedi ki:

“İnsanoğlunun bir vâdi dolusu altını olsa, bir vâdi daha ister. Onun gözünü topraktan başka bir şey doyurmaz..” (Buhârî, Rikâk, 10; Müslim, Zekât, 116-119)

İşte, Cerir bin Abdullah(ra) ile kapitalistler arasındaki ana fark budur.

Kapitalist, Allah’ı ve Resulullah’ı yani alternatif bir hayat nizamı olan İslam dinini hiç umursamaz iken, İslam Ümmeti’nin hayırlı evladı Cerir bin Abdullah(ra), İslam’ın olmadığı her şeyi reddeder.

Rabbim bizlere de Cerir bin Abdullah(ra) gibi İslami bir toplumda, İslami bir hayat nizamı yaşamayı nasip etsin inşallah. Bir toplum, devletsiz olmaz, devletsiz yaşayamaz. İşte bu nedenle, arz üzerinde bu gün İslami bir toplum yoktur. Var olan tek şey, Müslüman halklardır.

Osmanlı İslam Devleti’nin, kapitalist sömürgeci kafirler tarafından 1918 de yıkılmasıyla birlikte, İslami bir toplum arz üzerinde kalmamıştır. Rabbim bize İslam toplumunu yeniden inşa etmeyi, İslam’a göre bir hayat yaşamayı tekrar nasip etsin inşallah. Amin