Suriye’ nin İkiyüzlü Adamı: Ahmet eş Şara
Suriye’ nin İkiyüzlü Adamı: Ahmet eş Şara
Bizleri İslam ile şereflendiren Âlemlerin Rabbi, mülkün sahibi, Şanı yüce Allah’a sonsuz defa hamd olsun.
Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi en başta ölçü ve örnek Rasul Hz. Muhammed’in, ehli Beytinin, güzide Ashabının, İslam ümmetinin ve sizlerin üzerine olsun.
Türkiye’ nin Antalya şehrinde 11-13 Nisan 2025 günleri arasında bu sene dördüncüsü yapılan ANTALYA DİPLOMASİ FORUMU’ na, yaklaşık 20 kadar ülkenin Devlet ve hükümet başkanı, 60 kadar ülkenin Dışişleri bakanı katıldı.
Bu seneki teması “Ayrışan Dünyada Diplomasiyi Sahiplenmek” olarak belirlenen forma katılan Devlet başkanlarından birisi de Suriye Arap Cumhuriyeti’ nin “Çakma Devlet Başkanı” olarak atanan Ahmet eş ŞARA idi.
Bir kızgınlık ifadesi olarak “Çakma ve Atanan…” kelimelerini özellikle kullandım.
Çünkü bu zat; katil Beşar ESAD, Bilad uş Şam’ı terk ettiğinden ve Suriye’ ye “tam ve tek hâkim olması için atandığından” beri, sadece beni kızdırmakla kalmadı, en başta kendi dava arkadaşları olmak üzere, tüm mücahitleri, silahlı kitleleri ve tüm Suriye Müslümanlarını da kızdırdı, deliye döndürdü.
“Peki, kızma gerekçen nedir Bekir amca?” sorusu, haklı ve yerinde bir sorudur.
Okuyucu ve sosyal medya takipçilerim hatırlar sanırım, 18 Aralık 2024 tarihinde bu “Çakma” devlet başkanına “Muhammed el GOLANİ’ye AÇIK MEKTUP, ALLAH’TAN KORK..” başlıklı bir yazı yazmış ve demiştim ki;
“Kardeşim Muhammed el GOLANİ
Mektubuma başlarken şimdilik sana “Kardeşim” diye bir hitap ile başladım. Çünkü Müslümanlar kardeştir.
Ama Allah korusun bir gün gelir de, birilerinin; teşvik, tahrik ve icbarı ile BİLAD UŞ ŞAM topraklarında Demokratik, Laik, Kemalist yani tam Kapitalist bir Devlet düzeni kurma yoluna revan olduğuna şahit olursam, artık sen asla benim kardeşim olamazsın…”
Acı ama bir gerçektir ki, aradan geçen 4 aylık süre içinde bu sefil adam, İSLAM kelimesinin “İ” harfinin üzerindeki “nokta” kadar bile “halkının ve İslam’ın hayrına” zerre kadar bile bir iş, bir icraat yapmadı.
Hâlbuki bizzat ben Suriye olayları ilk başladığı ve Ahmet eş ŞARA meşhur olduğu ilk anlardan itibaren onu ve mücahitlerden olan hareketini yakın markaja almıştım ve adım adım takip ediyordum.
Ve sanıyordum ki, “Salih ve çok samimi bir zat-ı muhterem..” Çünkü onun ZAHİRİ yani kabuğu benim gibi nice insanlarda böyle bir intiba bırakıyordu.
Hüsnü zannımız ve Rasulullah (sas)’in “İnsanları zahiri hakkında” söylediği şu sözü, böyle değerlendirmemizi gerektiriyordu. Dedi ki efendimiz (sas):
“Ben insanların kalplerini yarmakla ve iç hallerini deşmekle emir olunmadım.” (Buhari, Megazi, 63)
Hatırlarsanız kardeşlerim; Hz. Üsame b. Zeyd, “Lâ İlâhe İllallah” diyen birisini öldürdüğünde Rasulullah (sas) ona şöyle demişti:
“Ey Üsame, Lâ İlâhe İllallah’ı (gerçekten) söyleyip söylemediğini öğrenmek için kalbini mi yardın?” (Buharî, Megazi 45; Müslim, İman 158)
İmam NEVEVÎ (rahimehullah) bu hadisin şerhinde şu önemli bilgiye yer vererek der ki:
“Rasulullah (sas)’ in ‘Kalbini mi yardın?’ sözünde, fıkıh ve usulde meşhur olan ‘Hükümler zahire göre verilir, niyet ve kasıtlar Allah’a havale edilir.’ kaidesine bir işaret vardır…”
Keza, İmam NEVEVİ, hadisin manasını da şu şekilde açıklar:
“(Ey Üsame!) sen yalnızca zahire göre ve dilin konuştuğu şeylerle hüküm vermek zorundasın. Kalbe gelince; senin için kalpteki şeyleri bilmeye bir yol yoktur…” (bk. Nevevi, Şerhu Müslim, ilgili hadisin şerhi)
Oysa Suriye’ deki tüm Müslümanları hayal kırıklığına uğratan, üzen, kızdıran hatta şimdilerde kendisinden nefret ettiren bu “Çakma” devlet başkanı Muhammed el GOLANİ, bakın benim arşivleyip sakladığım, 11.03.2015 tarihli “NUSRET CEPHESİNİN SİYASİ VE İTİKADİ KONULARLA İLGİLİ MANİFESTOSU” nun son bölümünde ne demişti:
“Mücadelemiz; tağutların hükmünü yok edip, Nebevi menhec üzere RAŞİDİ HİLAFET gölgesinde Rahmanın şeriatı ile hükmetmek içindir. Savunmamız İslam ve ehli içindir. Onlara yardım etmek, ümmetin şanını ve izzetini geri döndürmek içindir…”
2015 de bunları söyleyen, 2025 de ise “bir küfür nizamı olan Demokrasinin” baş havariliğini bil fiil yapan bu adama, “İKİYÜZLÜ ADAM” denmez de ne denir? Bu ne büyük bir aldatmadır..
Şanı yüce Allah (cc) dedi ki:
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا تَخُونُوا اللّٰهَ وَالرَّسُولَ وَتَخُونُٓوا اَمَانَاتِكُمْ وَاَنْتُمْ تَعْلَمُونَ
“Ey iman edenler, (sakın ha) Allah’a ve Rasulüne hainlik etmeyin; yoksa bile bile size emanet edilen şeylere de hainlik etmiş olursunuz..” (Enfâl suresi 27)
Ey Ahmet eş ŞARA !
Sen, mademki katil emperyalist Batılı kâfirlerin “İslam ile savaşan” ve İslam’a % 100 zıt olan Demokrasisini, Laikliğini, Cumhuriyetini canı gönülden benimsedin, Demokratik Suriye Arap Cumhuriyeti isimli bir ZULÜM DÜZENİ kurdun, artık sen ne benim ne de dünya Müslümanlarının kardeşi değilsin..
Sen, mademki bilerek ve isteyerek Allah’a ve Rasulüne hainlik ettin, sen artık tüm dünya Müslümanları gözünde bir “HİÇ”sin..
Sen, mademki manifestonda dile getirdiğin; “Mücadelemiz; Nebevi menhec (metod, yöntem) üzere RAŞİDİ HİLAFET..” yalanlarınla bizleri aldattın, sen çok çok büyük bir hainsin..
2015 yılındaki değil, 2025 yılındaki bu siyasetinle Sen, katil Beşar ESAD’ dan ÇOK DAHA TEHLİKELİ bir adamsın.
Çünkü ESAD ve ailesi Suriye halkının DÜNYASINI kaybettirdi.. Sen ise bu hal ve gidişatınla bu zavallı halkın “hem DÜNYASINI hem de AHİRETİNİ” kaybettiriyorsun.
Çünkü sen; Kâfirlerin, Müslüman halkları “İslam’dan tamamen Uzaklaştırma Aracı” olan DEMOKRASİYİ benimsedin ve halkına da benimsetmeye çalışıyorsun.
Ne ABD, ne Avrupa’ lı dostların, ne büyükelçiliğini açmaya hazırlanan Suriye halkının katili İran, ne para babası Körfez ülkeleri emirleri ve ne de “Yerli ve Milli dostların” seni asla ve kat’a “Allah’ın hışmı ve azabından” koruyamayacaktır.
Ey nefsinin ve halkının zalimi ŞARA
Bak, Rabbimiz ayetinde ne diyor:
“Allah, sizlerden iman edip iyi davranışlarda bulunanlara, kendilerinden öncekileri sahip ve hakim kıldığı gibi onları da yeryüzüne sahip ve hakim kılacağını, onlar için beğenip seçtiği dini (İslâm’ı, İslami bir Devlet eliyle) onların iyiliğine yerleştirip koruyacağını ve (geçirdikleri) korku döneminden sonra, bunun yerine onlara güven sağlayacağını vadetti..” (Nur Suresi 55)
Ey İslam’a sırtını çeviren GOLANİ
Bak, müjdeleri ile bize ümitler aşılayan ölçü ve örnek Rasul Hz. Muhammed (sas) efendimiz ne diyor:
“Savaş vakti şimdi geldi. Ümmetimden bir taife insanlar üzerinde muzaffer olmaya devam edecektir. Allah-u Teâlâ bu taifeyle birçok toplulukların gönüllerini yüceltecek de onlar bu sebeple Allah’ın düşmanlarıyla savaşacaklardır. Allah da onları bu hal üzere rızıklandıracaktır. Müminlerin diyarı ŞAM’dır.” (Nesei 3563, İbni Hibban 7307, Taberani Mucemu’l-Kebir 6357, 6358, 6359, Ahmed bin Hanbel Müsned 4/104)
Ey Müslümanlar ve Davetçi gençler
Bugün bu Ahmet eş ŞARA ve diğer zalimlerin Suriye’ de yaptıkları tüm icraatlar geçicidir. “bu zulüm ve küfür” asla baki kalmayacaktır.
Bir gün gelecek, ŞARA ve şurekâsına rağmen, Bilad uş Şam’ da İslam; tekrar “Hâkim, Hakem ve Hükümran” olacak, ALLAH’IN İNDİRDİKLERİYLE hükmedecek İSLAMİ BİR devlet mutlaka ama mutlaka kurulacaktır inşaAllah.
Biz Rabbimizim şu sözüne sonsuz bir güven ile itimat ediyoruz:
“O küfre ve nankörlüğe sapanlar (var ya) ; Onlar kendilerine tanıdığımız fırsat ve MÜHLETİ (süreyi), sakın kendileri için hayırlı sanmasınlar. Biz onlara, ancak günahları daha da artsın diye bir süre (ve fırsat) vermekteyiz. (Sonunda mutlaka) Onlar için aşağılatıcı (perişan edici) bir azap (ve kötü bir akıbet) vardır..” (Al-i İmran suresi 178)
“Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır.” (Saf suresi 8 )
Ey Müslümanlar unutmayın ki İslam’a göre;
İSLAM ASLA DEVLETSİZ OLMAZ
BİR DEVLET DE ASLA İSLAMSIZ OLAMAZ..
Ahh Ahmet eş ŞARA, çok çok yazık ettin nefsine ve mustazaf Suriye halkına.. Bakalım rücu edecek misin? Aksi taktirde “Cehennem zebanileri” hasretle seni bekliyor olacak..
Ey Rabbim, bu makalemi okuyan, anlayan, benimseyen ve paylaşan tüm Müslümanlara, son nefeslerine kadar şahit, son nefeslerinde de bize vaad ettiğin o muhteşem İSLAM DEVLETİNDE şehit olmayı nasip eyle.. Amin amin amin
Sevgi, saygı ve muhabbetlerimle
Bekir Yetginbal – 13 Nisan 2025
Tags: