İnşaAllah Ne Demektir. Bu İfadenin Yanlış Yerde Kullanımı Şudur

İnşaAllah Ne Demektir. Bu İfadenin Yanlış Yerde Kullanımı Şudur

Arapça’da Şart edatı olan “İn” ile Dilemek, İstemek” anlamındaki “Şey” kökünden türeyen “Şâe fiili” ve “Lafza-i Celâl”den meydana gelmiş olup “Allah dilerse, Allah izin verirse” demektir.

Kehf Suresi 23 ve 24. ayetlerde bakın Rabbimiz ne demiş:

“Hiçbir şey hakkında: ‘Ben yarın mutlaka şu işi yapacağım’ deme. Ancak: ‘İnşaAllah’; (Allah dilerse, izin verirse yapacağım) de.. Bunu söylemeyi unuttuğun zaman Rabbini hatırla ve: ‘Umarım ki Rabbim beni bundan daha yakın bir vakitte dosdoğru ve güzel bir başarıya eriştirir..’ de.”

Bu ayetlerle ilgili Tefsirde denilir ki:

Ashâb-ı Kehf kıssası Hz. Peygamber’e sorulduğunda “Allah dilerse, izin verirse demeden” kalktı “Yarın size cevap vereceğim” dedi. 

Bu sebeple bir süre vahiy kesildi. Aslında bu Peygamberimize (sas) bir hatırlatma idi. 

Nitekim on beş gün sonra vahiy geldiğinde yüce Allah (cc), Hz. Peygamber’i (sas) şöyle uyarıyordu: 

“Allah dilerse, izin verirse demeden hiçbir şey için ‘Şu işi yarın yapacağım’ deme.. Hiç kimse yarın ne yapacağını bilemez.” (Lokman suresi 34) 

Zira bir şeyin meydana gelmesi için “Sadece insanın iradesi” yeterli değildir, Allah’ın da “Onun olmasını dilemesi” gerekir. 

Bu irşad ve uyarılar sebebiyle gelecekte bir işi yapmaya niyet ederken işi “Allah’ın İradesine” bağlamak yani “Allah dilerse, izin verirse” demek güzel görülmüştür. 

Kur’an-ı Kerim de, her işin “İlâhî İradeye” bağlı olduğunu bildiren pek çok ayet bulunduğu gibi doğrudan doğruya “İnşaAllah” tabirinin yer aldığı şu ayetler de mevcuttur:

Hz. Musa’nın Hızır’a (Kehf suresi 69),

Hz. Yûsuf’un ebeveynine ve kardeşlerine (Yusuf suresi 99),

Hz. Şuayb‘ın sekiz yıl yanında çalışmasını istediği Musa’ya (Kasas suresi 27) hitap ederken ki sözü,

Hz. İsmail’in de kendisini rüyasında boğazladığını gören babasına Allah dilediği takdirde sabredenlerden olacağını söylediği (Saffat suresi 102),

Hudeybiye’den sonra Resul-i Ekrem’in (sas) rüyası doğrulanıp Müslümanların Allah’ın izniyle Mescid-i Haram‘a girecekleri (Feth suresi 27)

Yine Hadislerde de görüyoruz ki, Hz. Peygamber (sas), Kureyşliler’le savaşacağını haber verirken, Allah’a sığınarak dua eden bir kimsenin bütün kötülüklerden korunacağını belirtirken “İnşaAllah” demiştir.

Keza ağaç altında kendisine biat eden Ashabının cehenneme girmeyeceğini müjdelerken de “İnşaAllah” demiştir. (Beyhaki, s. 213-218)

Böylece Peygamberimiz (sas) “gerçekleşeceği insanlar nezdinde belli olan” veya “vukuu kesinlikle bilinemeyen” bütün konularda bu “İnşaAllah” tabirinin mutlaka söylenmesi icap ettiğini bize bildirmiştir.

Âlimlerimiz de, “kişinin gelecekte yapmayı tasarladığı işlerden” söz ederken “O tarihte sağ olup olmayacağını, herhangi bir engelle karşılaşıp karşılaşmayacağını, O işe muvaffak kılınıp kılınamayacağını..” bilemediğinden meşru işlerde daima “İnşaAllah” demesinin gerektiğini bize belirtmişlerdir.

Yapılması düşünülen işin “Vukuuna ilişkin bir tereddüdü” ifade etmek için kullanılan “İnşaAllah” sözü “Vukuunda şüphe bulunmayan konularda” ise daha çok nezaket amacıyla söylenir.

Şimdi gelelim “İnşaAllah” ifadesinin yanlış yerde ve yanlış şekilde kullanımına:

İçinde yaşadığımız toplum, duygusal bir refleksle İslam’ı sevmekte ama fikri bir refleksle İslami kavramları yerli yerinde kullanmamaktadır.

Bunun temel nedeni, “kulaktan dolma” bir İslam anlayışına sahip olmaları ve “Arapça birçok kelimenin anlamını bilmemekten” kaynaklanmaktadır.

En basiti şu “Yukarıda Allah var..” demeleri ve Rabbimize bilmeden düşünmeden “mekan isnat etmeleri”dir.

İşte İnşaAllah ifadesi de bu gelişi güzel ve bilinçsiz kullanımdan nasibini almaktadır.

Buna birkaç örnek verelim:

“Allah mübarek eylesin İnşaAllah..” Bu derken ne demiş oluyor? “Allah mübarek eylesin eğer Allah dilerse..”

“Rabbim hayırlı yolculuklar nasip etsin İnşaAllah..” Yani diyor ki; “Rabbim hayırlı yolculuklar nasip etsin, eğer Allah izin verirse..”

“Cenabı Hak senden razı olsun abi İnşaAllah..” Şu manaya geliyor bu söz; “Cenabı Hak senden razı olsun abi eğer Allah diler ve izin verirse..”

Bu örnekleri daha da çoğaltmak mümkün ama gerek yok. Sanırım konu anlaşıldı değil mi güzel kardeşim?

Seni Allah’a emanet ediyor, sevgi, saygı ve muhabbetlerimi arz ediyorum.

NOT: Bu yazı başta Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi olmak üzere birkaç kaynaktan derlenmiştir.


Tags:

 
 
 

Bir cevap yazın