Archive for Kasım 2013

 
 

Laik Devlette İktidar Olmak Doğru mudur?

Laik Devlette İktidar Olmak Doğru mudur?

Türkiye’yi ziyarete gelen Filistin asıllı düşünür Dr. İyad Kunaybi, bir konuşmasında, AKP modeli üzerinden “laik devletlerde yönetime katılma” tercihini değerlendiriyor. İşte bu konuşma metnin tercümesi aşağıda:

Esselamu aleykum ve rahmetullah.

Türk Modeli ve Erdoğan tecrübesi… Bu tecrübe, “Müslümanların, pozitif hukuka dayalı sistemlerde siyasete katılması”nın doğru olduğunu gösteren başarılı bir tecrübe midir?

Kardeşlerim, bu konuşma; Erdoğan’ı seviyor muyum yoksa ondan nefret mi ediyorum diye görmek isteyen duygusal kişilere yönelik değil.

Bu sadece, “Ümmetin durumunu ıslah etmek isteyen bazı kimselerin, örnek aldığı, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin metodunu tartışmak” içindir.
Den ganzen Beitrag lesen…

Başörtülü Bayan Vekiller, Gelin İstifa Edin

Başörtülü Bayan Vekiller, Gelin İstifa Edin

31 Ekim 2013 tarihi, bu toplumun 90 yıllık Cumhuriyet tarihi içinde, birilerine göre sanki “Tarihi dönemeç ya da bir Kırılma noktası adeta bir dönüm noktası” oldu.

Peki ne oldu da bu güne adeta bir “tarihi gün, hatta bir milat” olarak itibar edildi?

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’ inde görev yapmakta olan ve bu sene Hacca gidip gelen kadın Milletvekillerinden, Konya, Mardin, Kahramanmaraş ve Denizli Milletvekili 4 bayan vekil, “bu tarihten itibaren başlarını örterek Meclis oturumlarına katılmaya” karar vermişler.

Malumunuz buna benzer bir sevinç çığlıkları, “Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan bayan personelin kılık ve kıyafetine dair yönetmelik’ te değişiklik” yapılıp 2013 Ekim ayının ikinci haftası içinde Resmi Gazete’ de yayımlanıp yürürlüğe girdiğinde de gösterilmişti.

Ben ise, onların hayrını isteyen ve yaşça kendilerinden çok büyük bir abileri olarak, başını örten bu bayan vekillere diyorum ki;

“Bu sevinç çığlıkları atan, bu günü milat sayanlara aldırmadan, gelin şu Milletvekilliğinden istifa edin..”

“Peki neden istifa edelim Bekir abi ?” sorunuzun cevabını vermeden önce, sizlere bir hatırlatmada bulunmak istiyorum.
Den ganzen Beitrag lesen…

Başı Örtülü Bayan Vekiller

Başı Örtülü Bayan Vekiller

Başörtüsü ile alakalı olarak, onlarca yıldır Türkiye’de birçok şeyler olup bitmektedir. Bu konuda da, yapılan “zulüm ve işkencelerin” haddi hesabı yoktur.

Bunun acısını bil fiil yaşayan bacılarımızın yanında, “kalbinin derinliklerinde bu acıyı hisseden, dile getiren, çare arayan” onbinlerce insanımız da vardır.

Kimi vaazlarıyla, kimisi kitaplar neşrederek, ilim ehli ve yazar Ahmed Kalkan hocamız da, tesettürle ilgili birçok makalesinde olduğu gibi, yine alıntısını yaptığımız aşağıdaki makalesinde de “Hacı vekillerin başörtüsü” ile ilgili duygu ve düşüncelerini dile getirdi.
Den ganzen Beitrag lesen…

Türkiye’de Devletin İslam’ı Laikleştirmesi-1

Türkiye’de Devletin İslam’ı Laikleştirmesi-1

Daha çok değil, bundan 50-60 yıl öncesinde kadınlarımız ve genç kızlarımız, İslam’ın bir şiarı olarak tesettürsüz sokağa bile adım atmazlardı.

Ama şu 2013 Türkiye’sinde adeta her yerde çıplaklık gırla gidiyor. Her sezon tıklım tıklım dolu olan plajları bir kenara bırakalım, sokaklarımızın hali bile içler acısı.

Peki halkı Müslüman olan bir toplum 50-60 yıl gibi bir sürede, böylesi “Laik/dinin hayata karıştırılmadığı” bir toplum haline nasıl geldi ya da getirildi?
Den ganzen Beitrag lesen…

Türkiye’de Devletin İslam’ı Laikleştirmesi-2

Türkiye’de Devletin İslam’ı Laikleştirmesi-2

Daha çok değil, bundan 50-60 yıl öncesinde kadınlarımız ve genç kızlarımız, İslam’ın bir şiarı olarak tesettürsüz sokağa bile adım atmazlardı.

Ama şu 2013 Türkiye’sinde adeta her yerde çıplaklık gırla gidiyor. Her sezon tıklım tıklım dolu olan plajları bir kenara bırakalım, sokaklarımızın hali bile içler acısı.

Peki halkı Müslüman olan bir toplum 50-60 yıl gibi bir sürede, böylesi “Laik/dinin hayata karıştırılmadığı” bir toplum haline nasıl geldi ya da getirildi?

İşte aşağıya alıntısını yaptığımız makalesinde, yazar Bünyamin Zeran kardeşimiz, bu sorumuza adeta cevap veriyor ve Devlet gücünün, toplumumuzu Laikleştirmede nasıl bir etkin araç olarak kullanıldığını bize izah ediyor.

İki bölüm halinde kaleme aldığı makalesinin, ikinci bölümü aşağıda. Birinci bölümü de yine sitemizde mevcut. Anlam bütünlüğünü yakalamak için, önce Birinci bölümü, sonrasında İkinci Bölümü okuyun deriz.
Den ganzen Beitrag lesen…

HİCRET; Manası Kasten Tahrip Edilen Bir Kavramdır

Hicret; Manası Kasten Tahrip Edilen Bir Bavramdır

Her ne kadar sözlük manası itibariyle Hicret, “bir yerden başka bir yere göç etmek, yolculuk yapmak” ise de, Resulullah (sas) Mekke şehrinden Medine şehrine yaptığı, 8 gün süren 450 km. lik bu yolculuğa, “her hangi bir göç” olarak bakmamak gerek.

İnsanlar çok değişik amaçlar için göç edebilirler.

Kimisi ticari amaçla, kimisi ilim amacıyla, kimisi de turistik seyahat amacıyla yollara dökülür.

Mesela Resulullah (sas) efendimiz 2 defa, Mekke’den yaklaşık 2.200 km. uzak mesafede bulunan Şam şehrine ticari amaçla seyahat etmişlerdir.

İslam tarihinde bir dönüm noktası olan Hicret yani Mekke’den Medine’ye yapılan göç ise, tamamen “Siyasi bir göçtür, siyasi bir yolculuktur.” Yani işin hakikati budur.

Peki şanlı Resulün (sas) bu göçteki “Siyasi amacı” ne idi?
Den ganzen Beitrag lesen…