Yılbaşı.. Yüzde Yüz Yerli ve Milli Piyango Öyle mi? Yazıklar Olsun

Yılbaşı.. Yüzde Yüz Yerli ve Milli Piyango Öyle mi? Yazıklar Olsun

Bizleri İslam ile Şereflendiren Âlemlerin Rabbi, Mülkün Sahibi, Şanı Yüce Allah’a Sonsuz Defa Hamd Olsun.

Allah’ın Selamı, Rahmeti ve Bereketi en Başta Ölçü ve Örnek Rasul Hz. Muhammed’in, Ehli Beytinin, Güzide Ashabının, İslam Ümmetinin ve Sizlerin Üzerine Olsun.

Bittikten sonra da ifade edilebilecek bir duayı, Ben yine başlangıçta ifade ediyor ve “Ey Rabbim.. Bu paylaşımımı hayırlara vesile eyle..” diyorum.

Kardeşlerim ve Davetçi Gençler

Birçok değişik coğrafyalardan, İslam ülkelerinden gelen arkadaşlarım oldu.

Onlarla yaptığımız genel sohbetlerde “Bir ortak kanaat” olarak gözlemlediğim şey, O ülkelerin halklarında Türkiye’de olduğu kadar YILBAŞI KUTLAMALARI ve şu PİYANGO BİLETİ hastalığının olmamasıdır.

Diyorlardı ki;

“Biz Türkiye halkına hayret ediyoruz.. Bu halk Müslüman ama neden bu kadar büyük bir heyecanla Hristiyanlara ait NOEL / Yılbaşı kutlaması yaparlar? Bizim orada böyle şey yapan hemen hemen hiç göremezsin. Sadece Hristiyan aileler bunu kendi aralarında kutlarlar..”

Bu arkadaşlarım gözlemlerinde haklılar.

Osmanlı İslam Devleti son dönemlerinde Devlet adamlarının gafleti ve Halkın da “Fikren” çok çok düşük seviyelere gerilemesi, okuma amaçlı Avrupa ülkelerine giden “Elitlerin (!)” oradan sadece DİPLOMA ile değil “Batı Kültürü ve Hadaratı” ile teçhiz olup dönmeleri, bu Kültür ve Hadaratın “Gönüllü Misyonerliğini” yapmaları ülkemizi bu günlere getirdi.

Peki, bu ZİLLET nedendir?

Kapitalist, Demokratik, Laik ve Kemalist Türkiye Cumhuriyeti Devletinin DİNİ PAYANDASI “Diyanet İşleri Başkanlığı” her sene Aralık ayı sonu yaklaşırken, Yılbaşı kutlamaları ALEYHİNE (!) hutbeler irad eder, bununla da kalmayıp, yüzde yüz YERLİ ve MİLLİ PİYANGO’ nun HARAM OLDUĞUNDAN dem vurur durur.

Halkı harama bulaştıran suçlu yani “Günah Keçisi” bellidir: Milli Piyango idaresi (!)

İstanbul şehrimizi ilk defa 1972 yılında ziyaret etmiş ve şehrin merkezi Eminönü bölgesine Kadıköy’den vapurla geçmiştik.

Adeta “kollarını / iki minaresi açıp HOŞ GELDİNİZ dercesine bir cami bizi karşılamıştı. Adı YENİ CAMİ imiş.

Osmanlı bakiyesi bu caminin adeta “içten içe” ağlamakta olduğunu hissettim.

Neden mi? Cami duvarına bitişik meşhur NİMET ABLA isimli “Yüzde yüz Yerli ve Milli” bir piyango bayiinden dolayı..

Aynı, Cumhuriyetin Başkenti Ankara Ulus’ta hemen her gün önünden yürüyerek geçtiğimiz  BENDERESİ KERHANESİ duvarına bitişik TABAKHANE CAMİ gibi ağlıyordu Eminönü de bulunan YENİ CAMİ..

Peki, bu ZİLLET nedendir?

Alın size ilginç bir bilgi daha.. Tarih 02 Mart 2019.. Gazetelere düşen bir haber:

“Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğüne Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayıyla, Kumar ve şans oyunları konusundaki sert ve ateşli vaazlarıyla tanınan rahmetli vaiz TİMURTAŞ UÇAR hocanın oğlu Bekir Yunus Uçar bey atandı..”

Hoppala… Ya adaşım orada senin ne işin var? Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?

Rahmetli babanın ta çocukluk yıllarında sana giydirdiği bayramlık o güzelim elbiseyi böyle kirletmeye ne hakkın var?

Peki, bu ZİLLET nedendir?

İstanbul Büyükdere Caddesi, Gayrettepe Metro İstasyonunun hemen yanında büyükçe, tek minareli bir cami vardır.

Kapısındaki tabelada şu yazmaktadır:

HACI NİMET ÖZDEN CAMİ.. Bu camiyi yaptıran kim bilir misiniz?

Malum ve meşhur NİMET ABLA’dır.

1963 yılında inşaatına başlanıp 1970 de ibadete açılan bu cami için Nimet Abla ölmeden önce bir vasiyette bulundu ve dedi ki:

“1938 de ebediyete intikal eden ve kendisi sayesinde bu günleri yaşadığımız Atatürk için her sene 10 Kasım’da MUTLAKA onun adına Mevlüt okutacaksınız..”

İmam efendi her 10 Kasım’da okutuyor okutmasına da “Haber7 com” da da şunlar yazıyor.

“Cami imamı Recep Genç; 'Bana 'Sen ne biçim bir hocasın, böyle pis parayla yapılmış bir yerde namaz kılınır mı, kıldırılır mı?' diyorlar.

İmam Genç, “Nimet Hanım, babasından kalan Bebek'teki villayı ve diğer malları satarak bu camiyi yaptırmış, söylenildiği gibi kumar parasıyla yapılmamış' dedi…”

Ama cami tarihçesinde 1970 de ibadet açıldığı söz konusu edilirken, Nimet hanımın 1971 yılında Boğazda, Bebek’teki villasını satarak “Hacı Nimet Özden Camii Şerifleri Vakfı” ismiyle bir vakıf kurduğu ve tüm gayrimenkullerini bu vakfa bağışladığı söz konudur.

Kardeşlerim belki dikkatinizi çekmiştir yukarıda 3 defa “Peki, bu ZİLLET nedendir?” sorusunu sordum.

Sizin cevabınızı beklemeden ben size bir küçük hikâye ile cevap vereyim.

Niçin hikâye ile?

Unutmamanız için kardeşlerim..

Yeni tanıştığı arkadaşıyla sohbet etmekte olan adam, arkadaşına demiş ki:

“- Bu günlerde çok belim ağrıyor..” Arkadaşı ona cevaben: “- Ondan dır” Demiş.

“- Gözlerim de artık iyi görmüyor.” Arkadaşı cevaben: “- O da Ondan dır” Demiş.

“- Kulaklarım bitmek üzere çok zor duyuyorum.” Cevap yine: “O da ondan dır”

“- Uyku denen bir şeyim kalmadı.” “- O da ondan dır” cevabını alınca dayanamamış sormuş;

“- Arkadaş, belim dedim, ondan dedin. Gözüm dedim ondan dedin. Kulaklarım dedim o da ondan dedin. Uyku dedim hepsi ondan dedin. Allah için söyle, Ondan, ondan dediğin O şey nedir?”

Arkadaşı cevaben; “- 80 yaşındasın değil mi? Hepsi de İhtiyarlıktandır.” Demiş.

Bu örnekte olduğu gibi, gelin şu içinde yaşadığımız topluma, Devlete bir bakalım.

Birçok eksik ve hatalarına rağmen Osmanlı İslam Devleti’nin tarih sahnesinden silinmesi, İslam Nizamı’nın da tarih sahnesinden silinmesini beraberinde getirdi.

Allah’ın ortaya koyduğu ve "Tatbikini farz kıldığı" tüm nizamlar, yani Osmanlı İslam Devleti tarafından tatbik edilen İktisadi nizam, İctimai nizam, Hükmetme nizamı vs. tüm nizamlar, “temeline dinamit yerleştirilip havaya uçurulan bina” gibi bir anda yerle bir edildi.

Ve malumunuz yerine Laik Demokratik rejimler yerleştirildi.

Sonuçta “Allah rızası ve Allah korkusunu hiç gözetmeyen bir toplum ve bir Devlet” olduk..

Evet hepsi ondandır..

Yani Allah’ın Kitabı ve Rasulünün Sünnetini Anayasa ve Kanunlarının esası yapıp tatbik edecek İSLAMİ BİR DEVLETİN  yokluğundandır kardeşlerim..

Evet, bu ZİLLETLER hep ondandır. Bize hem dünyamızı hayatımızı hem de Ahiretimizi kaybettiren bu ZİLLETTİR.

Tarih boyunca “Fatihlerin ve Fetihlerin Başkenti” olarak MEŞHUR OLAN Payitaht İSTANBUL’u, “Vergi Rekortmeni” olarak Altın madalya verilen Genelev Patroniçesi MANUKYAN ve en çok Milli Piyango bileti satıp, yüzbinlerce Lira para dağıtan NİMET ABLA isimleriyle MEŞHUR EDENLERE yazıklar olsun..

Ne demişti Rabbimiz tekrar hatırlayalım:

“Ey iman edenler, eğer siz Allah'a (İslam’a ve Müslümanlara) yardım ederseniz, Allah da size yardım eder ve sizin ayaklarınızı sağlamlaştırır..” (Muhammed suresi 7)

“Onlar, Allah'ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Ama kâfirler istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır..” (Saff suresi 8)

Ya Rab Nusret eyle..

Ya Rab bunu okuyan ve paylaşan kardeşlerime HİLAFET, ŞEHADET ve CENNET ekseninde Dünya ve Ahiret hayatı nasip eyle. Âmin

Sevgi saygı ve muhabbetlerimle can kardeşlerim / 25 Aralık 2020

Kardeşiniz Bekir Yetginbal

ÖNEMLİ NOT: Konu ile alakalı şu makalemi de okumanızı tavsiye ederim. (BY)

https://bekiryetginbal.com/yilbasi-kutlayanlar-allahtan-korkun/

 

 

 

 

 

 


Tags:

 
 
 

Bir cevap yazın